Sık Sorulan Sorular

Aklınıza takılan sorular bizlere ileterek, Uzm. Dr. Kerem TEMEL tarafından cevaplanmasını sağlayabilirsiniz.

Evet, genetik faktörler kalp hastalıklarının riskini artırabilir. Ancak yaşam tarzı seçimleri ve çevresel faktörler de önemlidir. Düzenli sağlık kontrolü ve sağlıklı bir yaşam tarzı, riski azaltabilir.

Göğüs ağrısı, nefes darlığı, baş dönmesi, bulantı ve terleme kalp krizi belirtileri arasındadır. Ayrıca, ağrının çene, kol veya sırtınıza yayılması da bir belirti olabilir. Bu belirtilerden herhangi birini yaşarsanız hemen tıbbi yardım alın.

Yüksek kolesterol seviyeleri, kalp damarlarında plak oluşumuna yol açabilir. Bu durum kalp hastalığına veya kalp krizi riskini artırabilir. Düşük yoğunluklu lipoprotein (LDL) seviyelerini kontrol etmek önemlidir.

Düzenli egzersiz, sağlıklı beslenme, sigara ve alkol tüketiminden kaçınma kalp sağlığını korumaya yardımcı olur. Ayrıca stresi yönetmek ve düzenli sağlık kontrollerine gitmek de önemlidir.

Aspirin, bazı insanlar için kalp hastalığı riskini azaltabilir, ancak herkes için doğru değildir. Bu tür bir tedaviyi başlatmadan önce mutlaka doktorunuza danışmalısınız. Aspirin, kanama riskini artırabilir.

Hayır, kalp hastalıkları her yaş grubunu etkileyebilir. Ancak yaşlandıkça, kalp hastalığı riski artar. Genç yaşlarda sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıkları edinmek önemlidir.

Diyet, kalp sağlığında önemli bir rol oynar. Doymuş ve trans yağların, tuzun ve şekerin azaltılması, kalp hastalığı riskini azaltabilir. Meyve, sebze, tam tahıllar ve yağsız proteinlerin tüketimine ağırlık vermek daha sağlıklıdır.

Diyet, kalp sağlığında önemli bir rol oynar. Doymuş ve trans yağların, tuzun ve şekerin azaltılması, kalp hastalığı riskini azaltabilir. Meyve, sebze, tam tahıllar ve yağsız proteinlerin tüketimine ağırlık vermek daha sağlıklıdır.

  1. Yaş: Yaşlandıkça, arterleriniz sertleşebilir ve bu da kan basıncınızın yükselmesine neden olabilir.

  2. Aile geçmişi: Yüksek kan basıncı, ailelerde genetik olarak geçebilir.

  3. Kilo fazlalığı: Fazla kilo, kalbin daha fazla çalışmasına ve kan basıncının yükselmesine neden olur.

  4. Fiziksel inaktivite: Düzenli egzersiz yapmamanın kan basıncını yükseltebileceği bilinmektedir.

  5. Tütün kullanımı: Sigara içmek veya tütün kullanmak kan damarlarınızı daraltabilir, bu da kan basıncınızın yükselmesine neden olur.

  6. Aşırı tuz tüketimi: Çok fazla tuz (sodyum) tüketmek, vücudunuzun su tutmasına ve kan basıncınızın yükselmesine neden olabilir.

  7. Aşırı alkol tüketimi: Uzun süreli aşırı alkol tüketimi, kan basıncınızı yükseltebilir.

  8. Stres: Kronik stres, kan basıncını yükseltebilir veya yüksek kan basıncına katkıda bulunabilecek davranışları teşvik edebilir, örneğin sağlıksız yemek alışkanlıkları, alkol tüketimi veya sigara içme.

Bu faktörlerden birkaçı kontrol edilemez (örneğin yaş ve genetik), ancak birçoğu yaşam tarzı değişiklikleri ile yönetilebilir.

“İyi kolesterol” olarak adlandırılan yüksek yoğunluklu lipoprotein (HDL), kandaki kolesterolü karaciğere taşıyarak vücuttan atılmasını sağlar, bu nedenle HDL seviyeleri yüksek olmalıdır. “Kötü kolesterol” olarak adlandırılan düşük yoğunluklu lipoprotein (LDL), kolesterolü kan dolaşımına salarak arter duvarlarında birikmesine ve plak oluşumuna yol açabilir. Bu durum arterlerin daralmasına ve kalp hastalıklarına yol açabilir. Bu nedenle, LDL kolesterol seviyelerinin düşük olması genellikle daha sağlıklıdır.